Mısırʼda askerî darbe: Askerî darbe demokrasiye en ağır darbedir

‟Anayasaya dayalı düzenin yürürlükten kaldırılması ve demokratik seçimle iktidara gelen Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin askerî darbeyle iktidardan uzaklaştırılması, ülkenin demokratikleşme süreci için büyük bir geri adımdır ve en şiddetli bir biçimde kınanmalıdır.ˮ şeklinde açıklamada bulunan İslam Toplumu MillîGörüş (IGMG) Genel Başkanı Kemal Ergün, Mısırʼda yaşanan askerî darbe münasebetiyle sözlerine şöyle devam etti:

‟Mısır’ın daha fazla zarar görmemesi için ivedilikle anayasal düzene geri dönülmelidir. Aksi takdirde baharın, koyu bir kışa dönüşmesi tehlikesiyle karşı karşıyayız.

 

Mısır,  insanlara ümit veren bir halk devrimiyle  ileriye doğru büyük bir adım atmış ve tarihinde ilk kez demokratik seçimle iktidara gelen bir cumhurbaşkanına kavuşmuştu. Demokrasinin ana esaslarından biri de, halk tarafından seçilerek göreve getirilen kişinin, yeniden seçim olana kadar görevini sürdürmesi ve askerî güçler tarafınca gayrimeşru bir biçimde iktidardan uzaklaştırılamamasıdır. Bunun haricinde hiç birşey kabul edilemez.

 

Şu anki durumda umudumuz, bu çatışmanın en kısa süre içinde sulha kavuşturulması ve meşru Cumhurbaşkanı Muhammed Mursiʼnin makamına geri dönerek görevini sürdürmesidir. Ülkedeki endişe verici mevcut vaziyet sadece  Mısır´a değil, tüm bölgeye zarar vermektedir. Askeriye, hiç gecikmeden siyasetten geri çekilmeli ve darbenin başını çekenler hukukun karşısında bu suçun hesabını vermelidirler. Mısırʼdaki demokratik ‘yeni başlangıç’, demokratik prosedüre karşı saygısızlığını ispat etmiş olan bir askeriyenin eline bırakılamaz.

 

Aynı zamanda Avrupa ülkeleri de kararlılıkla bu darbeye karşı çıkmalı ve Mısır Silahlı Kuvvetlerine belirgin bir sinyal göndermelidirler. Resmi sözcülerin bile darbeyi darbe olarak adlandırmaktan çekinmelerini anlamak mümkün değildir. Şu anki durumda uluslararası kamuoyundan Mısırʼa doğru yöneltilen demokrasiye ve hukuk devletine geri dönme çağrıları yeterli olmadığı gibi, Mısır´ın istikrara kavuşması için şimdiye kadar gösterilen çabalar da yetersizdir.ˮ